Tarafımdan yapılmış olan bu röportaj, Aralık 2010 Sound Dergisinde yayımlanmıştır... İzinsiz ve kaynak gösterilmeden kullanılması yasal değildir.
guitarism-tr.blogspot.com
“...Diğer konuğum ise Uludağ Üniversitesi Müzik Topluluğu. Bir grup müzik sever tarafından 2001 yılında kurulan bir kulüp diye özetleyebilirim. Bu süreçte o kadar sağlam işlere imza atmışlar ki bir çok üniversitedeki öğrenci organizasyonlarının onlardan öğrenebileceği çok şey var. Her sene çok sayıda dinleti, panel, seminer, konser, DVD gösterimi gibi faaliyetlerin yanı sıra kendilerine özel bir festivale ev sahipliği yapıyorlar, hemen sonrasında da bahar şenlikleri organizasyonunda da görev alıyorlar. Röportaj, topluluğun başkanı Yavuz Can Akçakır ile yapıldı...”
Merhabalar. Öncelikle Sound Dergisine hoşgeldiniz. Uludağ Üniversitesi Müzik Topluluğu olarak kimsiniz, nasıl bir topluluksunuz, ne iş yaparsınız kısa bir özet alarak başlayalım.
Merhabalar, hoş bulduk. Uludağ Üniversitesi Müzik Topluluğu 2001 yılında kuruldu ve 10 yıl içinde Uludağ Üniversitesi’nin en fazla üye sayısına sahip topluluğu haline geldik. Aynı zamanda Bursa’nın önemli müzik otoritelerinden birisiyiz (belki de en önemlisiyiz).
Uludağ Üniversitesi Müzik Topluluğu olarak yıl içerisinde topluluk üyesi arkadaşlarımıza salon etkinliklerimiz kapsamında ücretsiz enstrüman kursları veriyoruz. Derslerimiz batı klasik gitar, elektro gitar, keman, bağlama, yan flüt, piyano ve perküsyon üzerine. Bunun yanı sıra ünlü müzikaller, konserler, belgeseller ve biyografilerden oluşan DVD Gösterimleri düzenliyoruz. Ünlü müzisyen, organizatör, ses teknisyenleri ve müzik eleştirmenleriyle panel-söyleşiler düzenliyoruz. Belirli seviyedeki müzisyenlere ve kendilerini geliştirmek isteyen amatör müzisyenlere, alanında başarılı olmuş, tanınan enstrümanistlerleri davet ederek atölye çalışmaları düzenliyoruz. Salon etkinliklerimizin yanı sıra her yıl Nisan ayının son haftasında gerçekleştirdiğimiz ve bu sene de 25-29 Nisan tarihlerinde gerçekleştireceğimiz 6.Ulusal Müzik Festivalimiz ve konser komitesi ana sorumluluğunu yürüttüğümüz bahar şenliklerimiz yıl içerisindeki etkinliklerimizi oluşturuyor.
Bursa’da müzik adına yaptıklarınıza gözlerimle tanık olmuş birisi olarak çok faydalı işler yaptığınız söylemeliyim. Peki bu işlerdeki hedefiniz, gayeniz nedir, kısa ve uzun vadede ulaşmak istediğiniz noktalar nerelerdir?
Düzenlediğimiz organizasyonlarımız öncelikle üniversite öğrencilerine hatta ve hatta topluluğumuz üyesi arkadaşlarımıza yönelik. Fakat gelin görün ki Bursa müzik camiası inanılmaz bir durgunlukta birkaç yıldır. Biz de bu eksikliğin farkında olduğumuz için tüm Bursalı müzikseverlere yönelik çalışmalar düzenleyerek çalışmalarımızı daha da ileri seviyelere taşımış bulunuyoruz. Amaçlarımızın başında ve uzun vadeli planlarımız da tüm Bursalı müzikseverlere hitap etmek.
Müzik anlamında çok çeşitli faaliyetleriniz var. Hem atölye, klinik ve seminerler düzenliyorsunuz, hem konserler ve dinletiler, hem de standart üniversite şenliğinden bağımsız olarak festivaller organize edebiliyorsunuz? Üniversitenin size duyduğu güven gerçekten büyük olmalı? Bütçe konularında sıkıntı yaşıyor musunuz?
Evet, gerçekten başta Öğrenci Etkinlikleri Komisyonu Başkanımız Prof. Dr. Şahin Sırmalı’ya ayrıca teşekkür etmek istiyorum (Not:Gerçekten de üniversite yönetimlerinin desteklerin ne kadar önemli olduğunu düşündüğümüzde, teşekkürü gerçekten hak ediyor demektir). Üniversitemizdeki tüm topluluklara en büyük desteği veren hocalarımızın başında geliyor. Bütçe konusunda okulumuz tarafından sıkıntı yaşadığımız söylenemez. Talep ettiğimiz herşey uygun koşullarda karşılanıyor. Fakat sponsorluk konusunda okul yönetimimizle sorunlar yaşıyoruz. Bu da doğal olarak bütçemizi doğrudan etkiliyor.
Temel olarak üniversitenizden gelecek için beklentileriniz nelerdir?
Yönetimimizin bize verdiği desteği ve güveni esirgememesi...
Şu ana dek hem müzik sektörünün mutfağından, hem de işin icracılarından pek çok konuğu ağırladınız. Bunun Bursa’nın aktif müzik yaşantısına, camiasına yansıması ne durumda? Bunun bir şekilde geri dönüşünü görebiliyor musunuz?
Umarım faydamız oluyordur. Biraz önce de bahsettiğim gibi Bursa’da müzik sektöründe inanılmaz bir boşluk var ve bu boşluğu sadece bizim doldurmaya çalışmamız da bizi üzüyor. Şehirde müzik mutfağından birşeyler görmek isteyen çok fazla müzisyen var. Bir barda ünlü birinin konserini izlemek müzik açığını kapatmıyor. Atölye, panel ve seminer gibi çalışmalarımızla bu eksikliği doldurmaya çalışıyoruz. Yaptığımız işlerin faydasını da etkinliklerimizin sonunda gerek üniversitedeki öğrencilerden gerekse de Bursalı müzikseverlerden aldığımız olumlu tepkilerle anlıyoruz.
Şu anki kadrolarla yaptıklarınız ortada. Peki ya gelecekte oluşacak kadroların tembel çıkıp, bu yaptıklarınızın unutulması korkusu taşıyor musunuz? Şu ana dek yaptıklarınız belli bir kurumsallaşmayı sağlayabildi mi sizce?
Kesinlikle. Sonuçta ben ve yönetim kurulundaki arkadaşlarım da bu tarz çalışma prensibine sahip yönetimlerin yanında piştiğimiz için bu derece başarılı olduk. Bizden sonra gelecek arkadaşlarımız da şu anda eğitim sürecinden geçiyorlar ve aynı prensiplerle yola devam edeceklerinden şüphem yok.
Türkiye Üniversiteleri’nin çok büyük bir kısmında müzik kulüpleri, rock kulüpleri gibi öğrenci tabanlı oluşumlar yer almasına rağmen, sizin ayarınızda iş ortaya koyan gerçekten az örnek var. Sizin bu “ortaya iş koyabilen/işleyen” yapınızın sırrı nedir, bu işlerle aktif bir şekilde yer almak isteyenler için nasıl yol gösterebilirsiniz?
Öncelikle teşekkür ederim. Türkiye üniversitelerinde müzik topluluğu kavramı artık bölünmeye başladı. Rock toplulukları, caz toplulukları gibi sadece bir tarza yönelen topluluklar fazla sayıda. Bu da sadece o tarz müziği seven insanların katılımını ve bölünmeyi getiriyor. Bizim önemli amaçlarımızdan bir tanesi de bu bölünmeyi engellemek. Klasik, caz, blues, rock, metal, rap, etnik vb. gibi tüm tarzlara etkinliklerimizde yer veriyoruz.
Bu sene için kesinleşen projelerinizden bahsedebilir misiniz?
Yeni ve kesinleşen projelerimizden ilki Mart ayının ilk haftasında Amatör Caz Festivali. Uludağ Üniversitesi Oditoryum’unda gerçekleşecek olan etkinliğimiz tek günlük bir etkinlik olacak ve tüm üniversiteli ve Bursalı caz severleri memnun edecek bir etkinlik olacağını umuyorum.
Çalışmalarımız devam etmekte. Bunu yanı sıra yeni projelerimizden 2.’si ise üniversiteli arkadaşlarımızla klasik müziği buluşturmak için Devlet Senfoni Genel Müdürlüğü ile ortak bir çalışma içerisindeyiz. Mart ayından itibaren Uludağ Üniversitesi Oditoryum’unda 2 hafta aralıklarla Senfoni Konserleri düzenlemeyi amaçlıyoruz. Bu projemizin çalışmaları da devam etmekte.
En önemli etkinliğimiz olan 6. Müzik Festivalimiz 25-29 Nisan tarihlerine, Uludağ Üniversitesi Anfi Tiyatrosunda gerçekleştirilecek. Bu yıl topluluğumuzun 10. senesi olduğu için festivalimiz ayrı bir önem kazanıyor. Tüm ekip olarak bunun bilincindeyiz ve çalışmalarımızı da bu bilinçle devam ettiriyoruz. Gerçekten ses getirecek bir festival olacağını da buradan belirtmek istiyorum.
Benim sorularım bu kadar. Sound Dergisi okurlarına, Bursa’daki dostlarınıza (veya belki potansiyel sponsorlarınıza) iletmek istediğiniz mesajlarınız var mı?
Öncelikle Sound Dergisi’ne çok teşekkür ederiz. Tüm müzik severlere Bursa’da hala müzik adına birşeyler yapmaya çalışan birilerinin olduğunu belirtmek istiyorum. Etkinliklerimize destek vermelerini ve katılımlarını bekliyorum.
Değerli blog yöneticisi sitenizdeki yazılar çok dikkat çekici olduğundan Dell teknik servisleri olarak sitenizi uzun süredir takip ediyoruz.
YanıtlaSil