Merhabalar Ian. Sound Dergisi Gitarizm
Köşesine hoş geldin. Aslında tam bir klişedir ama sormak zorundayım :)
Öncelikle seni tanıyarak başlayalım mı?
Merhaba
Barış. Çok teşekkürler. Bu röportaj benim için de bir zevk. Türkiye’den birçok
arkadaşım var ve Türkiye’deki müzikseverlere kendimi tanıtabilme imkanı
verdiğin için de ayrıca teşekkürler. Öncelikle ve en önemlisi ben bir müzik
hayranıyım. 70 ve 80’lerin klasik rock müziğini, Led Zeppelin, Hendrix, Cream,
AC/DC ve biraz da Van Halen, Malmsteen, Randy Roads gibi adamları… dinleyerek
büyüdüm. Daha sonraları ise bu müziklerle bluesu keşfettim. Bu işe yol açan şey
ise bir arkadaşımın beni Stevie Ray Vaughan konserine götürmesi oldu. 1984
filandı. İlk sıradaki yerimi aldım ve sonrasında hayatım tamamıyla değişti.
SRV’den de John Mayall&The Bluesbreakers ve Robert Johnson’lara ulaştım. Oradan
da alternatif, caz, klasik metal ve içinde gitar olan hemen her şeye…
Adamımız bu işte!
Peki gitar yapımcısı olmanın arkasındaki
hikaye nasıldır?
Gitar
çalmaya başladığımdan beridir gitar tamiri yapıyorum denebilir. 14 yaşında para
biriktirerek ilk gitarımı aldım. Van Halen’ın gitarından esinlenerek yapılmış
bir Kramer idi. Alıp hemen eve koştum ve dakikalarca hayran hayran izledim.
Gözüme çok basit bir makine gibi göründü ve bunun gibi bir şey yapmanın, onu
çalmaktan daha kolay olacağını düşündüm. Böylelikle neyin nasıl çalıştığını görmek
için onu söktüm. Düzgünce geri topladıktan sonra nasıl çalacağımı öğrenmeye de
başladım. Arkadaşlarımın ve çevremdeki bazı kişilerin gitarlarını tamir etmek,
modlamak ve gitar parçaları yapmakla geçen birkaç yılın ardından, yaptığım bir
gitarı boyatmak için birisini ararken Scott Lentz ile tanıştım. Maun gövdeli, lacewood
kapaklı, floyd rose’lu solak bir strat gövdesiydi. 90 başları filandı. Ona bir
sonraki projem için bir sap yaptırmak istediğimi söyledim, ancak o “kendin
halledebilirsin” dedi. İşte o an gerçek
bir dönüm noktasıydı. Sonrasında yaklaşık altı veya sekiz yıl boyunca strat ve Les
Paul türü cihazlar yaptım. O daima büyük bir esin kaynağı ve yardımcıydı. O
günlerde tüm gitarlarımın boya işlerini o yapardı. Ta ki bir gün “kendi
gitarlarını kendin boya” diyene kadar :)