Yılı, konser serisi ile kapayan Joe ve Dadaşları 2003'e de yeni G3
kadrosuyla turladılar. Steve Vai, Joe Satriani ikilisine bu kez eşlik eden
gitarcı neo-klasik elektro gitarının öncülerinden olan Yngwie Malmsteendi. Eski
non-serviam yazarı Doğu Yücel'in bir yazısında "Heavy Metal yaptığını
belirtmese de metal dinleyicilerine ulaşmış üç büyük gitarist vardır" diye
bahsettiği üç önemli gitaristin buluşması kulağa ilk başta "Aman Allah'
ım!" sendromu yaratsa bile akl-ı selim düşününce aralarındaki oluşabilecek
kimya hakkında fazla ümit vermeyen bir durum vardır. Mamafih ümit olmasa da çok
ciddi bir merak tüm dünyadaki fanları etkisi altına almıştır.
Malum gitar üçlüsü turne dahilinde olan yavur illerinde fırtına gibi ese
dursun, piyasaya yeni bir Satriani DvD' si çıkar. "The Satch Tapes"
adlı bu mamulde Joe' nun hayatından, albümlerinden, yaşadıklarından vs.
kesitler bulunmaktadır. Ayrıca Spinal Tap'ten Nigel Tufnel ve Steve Vai gibi
önemli şahsiyetlerle yapılmış da ilginç mülakatlar vuku bulur. Buradaki "Steve
bana ilk geldiğinde bu boydaydı (Joe eli ile boyun hizasını işaret eder)
sonradan böyle bir şey oldu (elini başının üzerine kaldırır)" demesi ve
ardından beliren Vai görüntüsü çok güldürmüştü. Joe aynı yıl içerisinde
"The Electric Joe Satriani - An Anthology" adlı, şarkıların yeniden
gözden geçirilmiş olduğu ve muhleviyatında "Slick" adlı daha önce hiç
yayımlanmamış ve "The Eight Steps" adlı sadece Japonya' da
yayımlanmış iki şarkının da bulunduğu çift diskli bir toplama albüm yayımlar.
2004 yılı ikinci yasal G3 kaydının ortaya çıktığı yıldır. G3' ü turnede
izleyememiş ve Malmsteenli kadroyu merak edenler için, gitar müziğini sevenler
için değerli bir şeydir bu video ve konser albümü. Ek olarak konser albümünün
adı "G3-Rockin' in a Free World" iken (Kansas'ta video kaydı
yapılmasından bir gün sonra kaydedilmiştir) videonun adı "G3-Live in
Denver"dır. Açıkçası Malmsteen'in G3 için doğru seçim olduğuna inanmamış
olsam da konseri izledikten ve dinledikten sonra (daha evvel dinlemişolduğum bootleglerin
aksine) Yngwie' nin varlığını rahatsız edici bulmadım. Bilakis üçlü biraz daha
farklı bir havaya girmiş gibi gelir bana. Ayrıca aralarındaki kimya özellikle
"Rockin' in a Free World" şarkısında çok iyidir. Ancak yine de
Yngwie' nin Hendrix yorumlarını sevmediğimden olacak Hendrix şarkılarında aynı
seviyeyi bulamadım. Halen dinlemiş olduğum G3 kayıtları içerisinde en uygun
kimyanın E.Johnson ile yakalandığını düşünüyorum.
Aynı yılın Nisan ayında 9 numaralı Satch uzunçaları “Is There Love in
Space?” görücüye çıkar. Albümün en dikkat çekici yönlerinden birisi yıllar
sonra Satch vokalleri ile tekrar karşılaşmamızdır. “Lifestyle”
ve “I like the Rain” vokalli şarkılar olarak göze çarpar. “Up in Flames”,
“Hands in the Air”, “If i Could Fly”, “Souls of Distortion”, “Searching” (bence
albümün bombasıdır) ve “Bomboo” oldukça iyi şarkılar olarak dikkat çeker. Joe
bu albüm için tarifi “İnsanlar benim blues yönümü duydular, metal yönümü
duydular, tekno yönümü duydular. Sanıyorum bu albüm ise benim Rock yönüm!”
şeklinde yapar basın bülteninde. Doğrudur da. Bültende, genel itibariye, Neil
Young ve ZZ Top etkilenimleri (özellikle vokalli şarkılarda) belirtilmiştir.
Ancak yapıt, her ne kadar kendi içinde çok iyi şarkılar içerse de, bana göre
Satriani’ nin en sıradan albümüdür. Daha iyilerini yapmış, halen de yapabilecek
bir adam için bence eksi bir sayı olmasa da nötr bir sayıdır. Ayrıca Satriani’
nin oğlu ZZ Satriani’ nin de (ki daha önceden de bazı albümlere katılımı söz
konusudur) albüme “Bamboo” adlı şarkıyla hem enstrumanist hem de önkapağın
grafikeri olarak katılımının altı çizilmelidir. Albümü Steve Vai ve Robert
Fripp destekli bir Avrupa G3, Deep Purple ve Thin Lizzy ilaveli bir Amerika
turnesi takip eder. Turne ekibi ise daha önceki turnelerden daha farklıdır.
Davullarda, her zamanki gibi, Jeff Campitelli , bas gitarda Matt Bissonette ve
ritm gitarda Galen Henson…
2005 yılında bir
üçüncü bir G3 kaydı daha piyasaya çıkar: G3:Live in Tokyo. Joe’ya J.Petrucci ve
Steve Vai eşlik etmektedir bu kez. Kendimce biraz sıradan bulduğum bir
albümdür. Toplu jamde ise ZZ Top klasiği “La Grange”, Jimi Hendrix’ten “Foxy
Lady”in yanı sıra icrası en zor parçalardan olan(!) Deep Purple klasiği “Smoke
on the Water”ı da icra ederler.
2006 Martında
ise Satch 10. stüdyo albümü olan “Super Colossal”ı çıkarır. Joe ve Mike
Fraser’ın ortam yapımcılığı söz konusudur bu albümde. Bazı şarkıların
davullarda ise Simon Phillips (Usta)
dikkat çeker. Albüm, bana göre, bir öncekinin takipçisi bir albümdür.
Ancak şarkı bütünlüğü ve genel yapı olarak “Is there…” albümünden daha oturaklı
ve dinlenebilir bir albümdür de. “A Love Eternal”, “Theme For A Strange World”,
“Made Of Tears” ve “Just Like Lightnin'” gibi şarkılar dikkat çekerken, en
büyük sürpriz canlı bir kayıt olan “Crowd Chant”dır. Burada seyirci ile Joe’nun
gitarının uyumu eşsizdir. Oradaki izleyiciler gıpta ile bakmamak imkansızdır
hani… Aynı yıl Eric Johnson’ın bazı konserlere konuk olarak katıldığı bir
Amerika, Johhny A’in konuk olduğu da Avrupa turnelerine çıkar. Bu konserlerde
bas gitarı Dave LaRue (Steve Morse, Dixie Dregs, Petrucci...) çalmaktadır.
Turneden bir de DVD çıkar; “Satriani LIVE”.
Akabinde sıkı bir G3 turnesi daha başlar. 3. gitarist John Petrucci’dir.
Mart 2007’de ise daha önce sadece bir kez vuku bulmuş bir şey tekrarlanır ve
daimi 2.gitarist gibi görünen Steve Vai kendi turnesi için G3’ten çıkar ve
yerine başka bir büyük üstat olan Paul Gilbert gelir.
2007 yılının,
biz TR’deki sevenleri için sürprizi ilk TR konseri olur. 14 Temmuz 2007’de,
Maslak’ta muhteşem bir konser ile yılların açlığı bastırılmaya, yılların
hasreti giderilmeye çalışılır. Satriani’den önce sahneye yılların büyük
müzisyeni Ergin Altınel, Serdar Öztop çıkar. Satriani ise o gün, diğer bir
konser ile çakışması sebebiyle ikilemyaşayanlara nispet yaparcasına mekandaki
herkesi son derece mutlu ederek sahneden ayrılır. Doğum günü seyircilerle
birlikte kutlandığı özel bir konserdir bu.
2008 yılında
resmi sitesinden yeni Satch albümün şarkı isimleri görüldüğünde Türk hayranları
büyük bir sürpriz ile karşılaşırlar. Zira 9. şarkının adı “Aşık Veysel” olarak
görünmektedir. Bir röportajında bu şarkı hakkında; “Türkiye’deki promotörümüz
Veysel’in müziğini hiç duymamamıza kuşkulu yaklaştı. Bu sebeple bana iki Veysel
CD’si verdi ve dinledikten sonra tamamıyla etkilendim. Müzik içimde sanki tüm
hayatım boyunca biliyormuşum gibi tınladı. “Aşık Veysel” ile, onun müziği ile
bu ilk tanışmamı kutlamak istedim.” der. Albümde yer alan “Andalusia” adlı
şarkı da yine Veysel ile alakalıdır. “İspanya’ya son ziyaretimde, oraların
güzelliğinden etkilenmiştim ve eve dönünce kendi kendime düşündüm ki eğer Aşık
Veysel bu güzel manzaraları görseydi neler hissederdi.” Diye şarkının çıkış
noktasını belirtir. “Professor Satchafunkilus and The Musterion Of Rock” adı
seçilen albüm genel hatlarıyla tipik bir Satriani albümüdür. “I Just Wanna Rock”
gibi sıradan bir rock şarkısının, çıkış şarkısı seçilmesi bence yanlış bir
tercihtir. “Professor Satchafunkilus”, “Overdriver”, “Revelation” gibi şarkılar
dikkat çekerken “Diddle-Y-A-Doo-Dates” da ayrı bir güzel eserdir.
Joe Satriani, albümleri tüm dünyada 7 Milyon satmış, sözsüz eserleri ile
mutlak liste başarısı göstermiş, en çok müzisyen etkileyen insanlardan birisi
olmuş, adı gitaristlerin gitaristine çıkmış olsa bile bugün hala aynı
mütevaziliği koruyan bir adamdır. Etkilenimleri sorulduğunda “oh evet, geçmişte
şundan bundan etkileniyordum, ama şimdi kimseden etkilenmiyorum” gibi bir tavır
göstermek yerine hayranı olduğu bir çok gitaristi rahatça sayar. Müzikal
anlamda en çok etkilendiği kişi sorulduğunda lisesindeki müzik öğretmeninin
adını verir, bazı ortamlarda karşılaştırıldığı Steve Vai için "Herkes gibi
çalabilirsiniz, benim gibi de çalabilirsiniz. Ama Steve'in hepimizden daha fazla
numarası vardır” yorumunu getirebilir. Şarkılarında hüznün dibini bulup
buldururken, diğer birinde çılgınlığı veya neşeyi, huzuru veya öfkeyi
yaşatabilir. Sözleri dinlemeyi alışkanlık haline getirmiş insanlara dahi sözsüz
gitar eserlerine dikkat kesilmelerini sağlatabilir. Zira mevzubahis kişi Joe
Satriani. Adını, yokluklardan çıkarak, efsane yapmış eşsiz bir müzisyen,
mükemmel bir gitarist. Onun hakkındaki en güzel kapanış sözünü Vai’ in “Guitar
for the Practising Musician” dergisinin 1988 Şubat sayısında yer alan şu cümlesi
olabilir ; "O müzik yaptığı sürece çalacak ilhamım hep olacak!"
Joe Satriani hakkında şu başlıklar da ilginizi çekebilir;
Joe Satriani Biyografisi 1. Bölüm
Joe Satriani Biyografisi 2. Bölüm
Joe Satriani Biyografisi 3. Bölüm
Joe Satriani'nin Ibanez ve ibanez dışı gitarları
Joe Satriani Özel Röportajı
Steve Blucher Özel Röportajı (Joe Satriani'nin Manyetiklerini Tasarlayan DiMarzio Sorumlusu)
Tarafımdan yazılmış olan bu içerik YUXEXES Dergisi "Gitardaki Sarmaşık" Köşesinde yayımlanmıştır. İzin alınmaksızın ve/veya "TAM" kaynak gösterilmeksizin alıntılanması, kopyalanması durumunda derginin yayımcı şirketi gerekli her türlü yasal yaptırımlara başvurmaya yetkilidir.
Joe Satriani hakkında şu başlıklar da ilginizi çekebilir;
Joe Satriani Biyografisi 1. Bölüm
Joe Satriani Biyografisi 2. Bölüm
Joe Satriani Biyografisi 3. Bölüm
Joe Satriani'nin Ibanez ve ibanez dışı gitarları
Joe Satriani Özel Röportajı
Steve Blucher Özel Röportajı (Joe Satriani'nin Manyetiklerini Tasarlayan DiMarzio Sorumlusu)
Tarafımdan yazılmış olan bu içerik YUXEXES Dergisi "Gitardaki Sarmaşık" Köşesinde yayımlanmıştır. İzin alınmaksızın ve/veya "TAM" kaynak gösterilmeksizin alıntılanması, kopyalanması durumunda derginin yayımcı şirketi gerekli her türlü yasal yaptırımlara başvurmaya yetkilidir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder